Muğla Belen Kahvesi

”Ormancı” türküsüne konu olan Belen Kahvesi, yaşanmış bir olayın izlerini taşıyarak ziyaretçilerini ağırlıyor. Belen Kahvesi‘ni ilk kez duyanların aklına genellikle ”Acaba türküde geçen kahve gerçek mi ?” sorusu geliyor. Muğla-Yatağan karayolunun kenarında bulunan Belen Kahvesi tabelasına saparak Gevenes Köyü’ndeki (günümüzdeki adı Çaybükü Mahallesi/Menteşe) kahveye ulaşabiliyorsunuz.

Belen Kahvesi’ndeki duvarlar, türküde adı geçenlerin fotoğrafları ve mahkeme tutanaklarıyla doldurulmuş durumda. O günü yaşatmak adına kahvede ”Ormancı” ve diğer Muğla türküleri çalıyor. Küçük bir müze halini alan bu kahve, ticari olarak da faal durumda bulunuyor. Zamanla yıkılma ve yok olma tehlikesiyle karşılaşan Belen Kahvesi, 6 Nisan 2005 tarihinde Muğla Valiliği tarafından kamulaştırılarak restore edilmiştir. Restore edildikten sonra hem türkünün ünü hem de kahvenin ovaya hakim konumu eşliğinde çay-kahve içmenin cazibesi ile Belen Kahvesi ziyaretçi akınına uğramaktadır.

Belen Kahvesi Hikayesi / Ormancı Türküsü Hikayesi

Gevenes Köyü’nde yaşanan olay; 1922 yılında doğan ağa çocuğu Mustafa Şahbudak, onun en yakın arkadaşı Köy Muhtarı Tevfik Cezayir ve ”Sarı Mehmet” lakaplı Orman Memuru Mehmet İn arasında geçmektedir.

Her akşam Belen Kahvesi’nde dama oynayan Mustafa ve Tevfik, 1946 yılının Temmuz gününde yine dama masasının başındayken ormancı Mehmet çıkagelir. Sarhoş haldeki Mehmet, bir gün önce komşu Çiftlik Köyü’nde çıkan yangının evrak dosyalarının ilçeye gönderilmesini muhtardan ister. Evrakların ilçeye gönderilme işleri, köy bekçisi ile sağlanmaktadır. Fakat köy bekçisi o arada başka bir evrakın teslimi için görevlendirilmiştir. Muhtar Tevfik, bunu ormancıya söyledikten sonra ormancıyla muhtar arasında tartışma başlar. Muhtar, ”Ayıp ediyorsun Mehmet, bize müsaade et” der ve oyuna devam eder.

Ormancı, dama masasına bir yumruk atar. Mustafa Şahbudak, bu davranışa dayanamaz ve ormancıyı tokatlar. Köylüler araya girse de ormancı bağırarak küfürler savurmaya başlar. Küfürleri duyan Mehmet, ormacının üzerine yürür. Ormancı, kamasını çıkartır ve Mustafa’yı kolundan yaralar. Mustafa, ormancıyı korkutmak için belindeki tabancayı çıkartır ve kargaşa içerisinde yere doğru ateş eder. Seken kurşun, Mustafa’nın en yakın arkadaşı Muhtar Tevfik Cezayir’e isabet eder. Ormancı Mehmet İn, olayı görünce kaçmaya başlar. Mustafa, ormancının kaçmaması için arkasından bir el ateş eder. Ormancının arka cebindeki tütün tabakasına isabet eden kurşun, ona zarar vermez ama Muhtar Tevfik kanlar içerisindedir.

Mustafa, Tevfik’i tahta bir sal üzerinde köyden 23 kilometre uzaklıktaki hastaneye yetiştirir. Ama artık çok geçtir. Tevfik, hayatının son anlarında Mustafa’ya, ”Ben ölüyorum, hakkını helal et” demiştir. Bu olaydan sonra jandarmaya teslim olan Mustafa, 4 yıl hapis yatar. Hapishanede geçirdiği 4 yıl boyunca Tevfik, rüyalarına girmiştir.

Bu acı olayın ardından köyde kalamayacağını anlayan Ormancı Mehmet İn, tayinini isteyerek Kavaklıdere Orman Müdürlüğü’ne atanır. Emekliliğinden sonra da orada yaşamaya devam eden Mehmet, 90’lı yılların başında hayatını kaybeder.

Muhtar Tevfik Cezayir öldüğünde, ardında 25 yaşında bir eş ve 3 çocuk bırakmıştır. Muhtar’ın eşi Pembe, bu acıya çok fazla dayanamaz ve olaydan birkaç yıl sonra akli dengesini yitirir. Oğlunun biri İzmir’e yerleşir, diğer oğlu ve kızı ise köyde yaşamlarını sürdürmeye devam ederler. Mustafa Şahbudak ise cezaevinden çıktıktan sonra anılarla dolu o köyde yaşamayacağı anlayarak Muğla’ya yerleşir. Hayatının geri kalanını bu acı dolu olayı unutmaya çalışarak geçiren Mustafa, 28 Mart 2005 tarihinde 83 yaşındayken hayatını kaybeder.

Mustafa Şahbudak’ın ana tarafından akrabası olan Değirmenci Pisili Tahir Usta, Gevenes Köyü’nde yaşanan bu acı olayın türküsünü bestelemiştir. ”Ormancı” türküsü bugüne kadar; Müzeyyen Senar, Sümer Ezgü, Hale Gür, Ahmet Günday, Tolga Çandar, Kubat ve İbrahim Tatlıses gibi sanatçılar tarafından okunmuştur.

Ormancı Türküsü Sözleri: 

Çıktım belen kahvesine baktım ovaya, baktım ovaya
Bay Mustafa çağırmış dam oynamaya

Ormancı gelir gelmez yıkar masayı, yıkar masayı
Laf anlamaz ormancı çekmiş kafayı

Aman ormancı canım ormancı
Köyümüze getirdin yoktan bir acı

Köyümüzün suları hoştur içmeye, hoştur içmeye
İçinde köprü var gelip geçmeye

Sevdiğimi vurdular hiç mi hiçine, hiç mi hiçine
Yazık ettin ormancı köyün iki gencine

Belen Kahvesi’ne Nasıl Gidilir ? Nerede ? Ulaşım

Belen Kahvesi, Muğla merkeze 23 kilometre uzaklıktaki Çaybükü Köyü’nde (Gevenes Köyü) bulunmaktadır. İzmir-Muğla karayolundan yaklaşık 8 kilometre kadar içeride bulunan Belen Kahvesi, Yatağan ilçesine yakın bir konumda bulunuyor. Muğla-Yatağan arasında karşınıza çıkacak olan Belen Kahvesi tabelasından saparak bölgeye kolayca ulaşabilirsiniz. Şehirdeki bütün turistik noktalar için Muğla Gezilecek Yerler başlıklı yazımıza göz atabilirsiniz.