İstanbul Kınalıada

Ada toprağının kına rengini andırmasından dolayı Kınalıada olarak anılan bu adanın eski isimleri ”Proti” ve ”Akoni”dir. İstanbul Limanı’na en yakın ada olan Kınalı Ada,  Prenses Adaları arasında büyüklük olarak dördüncü sırada yer almaktadır.

Kınalıada, İstanbul Adaları içerisindeki en küçük adadır ve 1500X1100 kilometre gibi bir alanı kaplamaktadır. Çınar Tepesi, Teşvikiye Tepesi ve Manastır Tepesi olmak üzere üç tepesi bulunmaktadır.

Kınalıada, Çınar Tepesi’nde bulunan büyük radyo ve televizyon vericileri ile dikkat çeken bir özelliğe sahiptir. Özellikle yaz mevsiminde iskele civarında denize girebilecek bir alan bulabilmek oldukça zordur. Kumluk Plajı ve Kamos Beach Club gibi ücretli tesis ve plajları bulunmaktadır.

Kınalıada’da Ne Yapılır ?

İstanbul’un Prenses Adaları’nda genellikle ulaşım faytonlarla sağlanmaktadır. Fakat adada fayton ulaşımı yoktur. Adayı yürüyerek 30 dakika gibi bir sürede dolaşmanız mümkündür. Adada yaşayanların çoğu Ermeni’dir ve özellikle hafta sonları İstanbul’dan gelen günübirlikçiler ile dolmaktadır. Denize girmek ve piknik yapmak gibi aktiviteler için tercih edilen adanın yoğunluğu hafta sonlarında bir hayli artmaktadır.

Adada konaklamak için bir kaç pansiyon ve güzel restoranlar bulunmaktadır. Seyrek aralıkla geçen belediye minibüsleri dışında ada ulaşımında bisiklet kullanılmakta veya çoğunlukla yürünmektedir.

Kınalıada’nın Tarihi Nedir ?

Ada, Bizans dönemindeki sürgünleri ile meşhurdur. Bizans zamanında adaya sürülen en önemli kişi, Romen Diyojen’dir.  Romen Diyojen, 1071 tarihinde Malazgirt Ovası’nda Alparslan’ın ordularına mağlup olduktan sonra yerine geçen İmparator VII. Dukas Mikhail tarafından İzmit’te yakalatılmıştır. Diyojen yakalandıktan sonra gözleri oyulmuş ve keşiş elbisesi giydirilerek Kınalı Ada’da bulunan Hristo Manastırı’na sürgün edilmiştir.

Ada, çok kayalık bir bölgedir ve bu nedenle ağaçlık alanı oldukça azdır. Bizans zamanında yapılan surlar için bu adadan taş getirildiği bilinmektedir.

Adanın uzun süre elektrik ve su şebekesi olmamıştır. Bu nedenle diğer adalara oranla daha sakin ve yerleşimi az olan bir yerdir. Adaya 1946 yılında elektrik ve 1981 yılında su şebekeleri kurulmuştur. Adanın nüfusu kışın 2.000 dolaylarında, yazın ise 20.000-30.000 civarındadır.

Kınalıada’ya Nasıl Gidilir ? Nerede ? Ulaşım

İstanbul’un Kınalıada’sına ulaşmak için Kabataş’tan kalkan vapurlar ile 1 saat, deniz otobüsleri ise 40 dakika gibi bir sürede ulaşım sağlayabilirsiniz. Bunun haricinde Bostancı’dan kalkan deniz motorları ile 30 dakika gibi bir sürede adaya ulaşılmaktadır. Adanın tam konumuna Google Maps üzerinden ulaşabilirsiniz.

Şehirdeki bütün turistik noktalar için İstanbul Gezilecek Yerler başlıklı yazımızı okuyabilirsiniz.